Hava Durumu

Çukur kahve ramazan havasında

Yazının Giriş Tarihi: 27.02.2025 19:26
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.02.2025 19:27

Bir arkadaşımın daveti ile eski mahalleye doğru yolum düşüverdi. İşimizi hallettikten sonra, tam evime dönüyordum yolda Tayfun’a rastladım. “Hoooppp nereye, kaçmak yok. Gel çukura çayımızı içelim” deyince mecbur kaldım. Hava soğuk olsa da kahve yükünü almıştı, çünkü kömür sobası tüm hızıyla yanıyordu. Herkes halinden memnun gibiydi. Kısa bir hoş-beş sonrası bir masaya konuşlandık. Marangoz Turan ellerini oğuşturarak içeriye girdi ve yüksek sesle topluluğu selamladı. Ama kahveci Oğuz’un sesi daha gür çıktı bu kez…” Isınmaya hemen buraya koşuyosun, gelirken bi kucak tahta veya bi kova talaş gelmiyo…Ben sizi ısıtçam diye nelere katlanıyom oğlum, biraz yardımcı olun.” Bu sözler işi ve kahveyi iyice kızıştırdı.Turan bunun altında kalır mı ? Hemen devreye girdi ve sesini yükselterek “ Hiç sormuyon dimi, iş geliyomu dükkana diye…Elimize geçen para yok, Allah’tan emekli maaşımız var da…”

Turan sözünü bitirmeden, delikanlı büyüğümüz Tahir konuya katıldı. Oğlum, biz napalım, bayram öncesi devlet ikramiye veriyodu, yıllardır aynı para, kime neye yetecek…Ramazan bizim için hep oruçla geçecek…Kıyma alınmıyo, pidenin tanesi otuz lira olmuş Bursa’da …” Tahir sözünü bitirmeden Tayfun sırıtarak sözünü kesti…”Abi kusura bakma, pide dedin ya, neden Bursa’da otuz lira da, İstanbul’da yirmi lira? Soru hakikaten güzeldi, ama herkes birbirine baktı cevap veren olur mu diye. Tam o sırada profesör lakaplı abimiz Cevat girmiş içeri ve oturmadan görüşünü açıkladı bize… “İyi takip etmiyosunuz olayları…Bursa’daki pide daha fazla gramajlı… Bursalılar dini bütün insanlar, parayı kıyarlar,hem büyük hem de iyi pişmiş pide tezgahta kalmaz satılır diye düşünmüşler herhalde…Gramaj fazla olduğu için, hem iftarda, hem de sahurda yeter küçük bir aileye…” Cevat abi sözünü bitirir bitirmez, Şair Mikail tatlı bir ses tonu ile “Abi, çok çocuklu aileler kaç tane alacak bu pideden? Onlar özenmeyecek mi pideye? “ Tayfun yine duramadı yerinde…” Onlar da bi pide, bi ekmek alsınlar noolcak ki…Belki de askıda pide olur çok yerde..” Konu giderek büyüyordu. Kahveci Oğuz devreye girde bu kez…”Pideden söz ediyonuz, hiç sormuyonuz, kimler oruç tutacak diye…Zaten insanlar etsiz, tatlısız, meyvasız karnını doyuruyo…Ama ekrana bakıyosun her ramazan, beyler hurmaylan oruç açıyo…Hem de milletvekilleri falan…” Oğuz daha konuşacaktı Tahir sözü kaptı ağzından…”Oğlum anlamıyon mu durumu? Emekliye maaş zammını bile zor verdiler. Vermez olsaydılar…Zaten bu ne demek, bir ay değil, senenin her ayında oruç tutun demek değil mi ? Bu sözler kahvede uğultulara yol açtı… Cevat abi durumun hassasiyetini hissetti araya girdi…”Tahir kardeşim,hazinede para yokmuş. Olsa verecekler. Neden vermesinler, nasıl olsa, bir iki yıl sonra seçim olcak, onu düşünürler en azından…” Kısa bir sessizlikten sonra devreye girerek ortamı daha da kızıştırayım da, bu soğukta ısınalım dedim ve …“Arkadaşlar söylediklerinizin hepsi doğru ama, her şey, her maaş birbirine karıştı. Örneğin Tahir veya ben, bizler fiilen çalıştığımız dönemde, yüklüce bir sigorta primi ödedik. Bunun yanı sıra her harcamamızda, Devlet yüksek bir oranda dolaylı vergi aldı/ alıyor.Bizler, üstelik çalıştığımız dönemde yüksek oranda bir gelir vergisi de ödedik. Ama şu anda, sanki emekliye sosyal yardım yapılıyor gibi bir durum var. Bizler o primleri, vergileri ödediğimiz dönemdeki satın alma değerimize göre maaşımıza zam istiyoruz, hak etmediğimiz bir talebimiz yok. Yani, bu bizim maaşımızın belirlenmesi, Devlet bütçesinin azlığı, çokluğu ile ilgili değil. Ama onlar bunu yapmıyor ve kendi bildikleri gibi zam veriyor. Yani kazanılmış bir hak olan emekli aylığımızla istedikleri gibi oynuyorlar.Tüm bunları bildiğimiz halde sesimizi duyurmak çok zor.” Bu sözlerim kahvede derin bir sessizlik yarattı. Bu durumu kaçırmayan kahveci Oğuz, çalışanına bağırdı ve “Oğlum bu çaylar benden olsun, bu da benim fitrem olsun…” dedi ve kahve bir anda sıcacık oluverdi. Ben de bu güzel ortamdan yararlanarak arkadaşlar ile vedalaşarak dışarıya çıktım ve emekli olduğum için ücretsiz bindiğim toplu taşı aracını yakaladım. Yerel yönetimin ve bu jestine de içimden teşekkür ettim. Sağlıklı, mutlu ve de bereketli bir ramazan geçirmenizi dilerim.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.