Hava Durumu

Çukur kahve yoksulluk diyor başka bir şey demiyor!

Yazının Giriş Tarihi: 17.04.2025 19:13
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.04.2025 19:14

Malum, Mart ayından sonra Nisan da, ayın ilk yarısına kadar soğukla boğuşturdu bizleri…Doğalgaz ya da kullanıcısına göre diğer yakıtlar vatandaşın belini büktü. Bu arada ben de, gerekmedikçe dışarıya çıkamadım. Biraz güneşi görünce de, neşeleneyim diye çukur kahveye doğru harekete geçtim. Çoğunluk dışarıdaki masalarda konuşlanmıştı. Ama buradakilerin çoğu, müdavimler değil, yakınlarda işi olup bekleyenlerden oluşmuştu. Bunu fark ederek içeriyi kontrol ettim. Marangoz Turan ve Tahir ellerine birer gazete almış ve okuyorlardı. Kahveci Oğuz da bir yenilik yaparak, çalışanları iki kişi yapmış.

Belli ki işler yolunda…O semtin eski iskambil oyuncularından Veli Ağa lakaplı Çetin de vardı ocakta bu kez…Yörenin en iyi kağıt oyuncusu unvanını koruyor mu halâ bilemedim. Selam, kelam derken Tahir’in yanında konuşlandım. Beni gören Mikail ve komik Tayfun da nefes nefese içeri girdiler. Hal hatır faslından sonra, söze girdim ve “Arkadaşlar ölen kalan var mı mahallede?” gibi bir soru yönelttim. Tayfun yine o ilginç bakışlarla bana döndü ve “Abi, zaten yaşlı kalmadı. Hepsi toprakta…Yenileri de sen pek tanımazsın, arada bir ölenler de orta yaşı biraz geçkinler hep, ama çoğu yaşıyor…Eskiler daha dayanıklıydı. Çünkü, onların çoğu kamu kurumlarında çalışırdı ve aldıkları maaş iş görürdü. Şimdi kim buna erişecek, hele eğitimi yetersiz, elinden iş gelmiyorsa uğraş açlıkla…” Herkes hayret ile Tayfun’a baktı. İlk kez, işi espriye dökmeden ciddi bir konuya girmişti. Ondan cesaret almış olacak ki,şair Mikail atıldı bu kez. ”Abiler, ben bir karar aldım yoksul olmak istiyorum!” Tahir sesini yükseltti,”Oğlum ciddi bi şey konuşuluyo, sen yine cıvıttın. Hiç rahmetli babana benzememişsin…Mikail kıpkırmızı olmuştu, belli ki bu sözlere çok alınmıştı. “Abi dur bak anlatcam…Önce TV haberlerinde duydum, ertesi günde gazetede okudum. Türkiye’de dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırını, gıda ve diğer mecburi ihtiyaçlar için 77 bin lira diye açıklamışlar. Hem de TÜİK hesabı böyleymiş. Bu durumda kim yoksul olmak istemez!!! Bu sözler üzerine, kahvede bir uğultu başladı ve Mikail’e dönerek konuya giren Oğuz “Oğlum kırk yılda bir ağzından doğru söz çıktı diyoduk, yine işin gırgır senin. Biraz ciddi ol. Cevap gecikmedi Mikail’den “Abi benim de iki çocuğum var, elime her ay bu kadar para geçse neler yapmazdım ki…”Ocağın içinde kaybolmuş gibi duran Veli ağa dayanamadı ve “Bak gülüm, bunlar kağıt üzerindeki rakamlar. Kaç kişinin eline tam geçiyo ki bu para? Bi kere vergiler var, ev vergisinden tutun da, aldığınız her şeyden vergi de alınıyo, televizyonda bir adam anlatıyodu… Yani zengin ile fakir aynı mala aynı vergiyi veriyomuş.Tayfun bile beğendi bu sözleri ve “Abiler elektriğe gelen yüzde yirmi beşlik zamdan haberiniz var mı ?

Bir gazetede okudum, başlığı’ ampulü, ışığı hepsini söndüreceğiz’ yazıyodu. Acaba öbür ampulümü kastediyordu?” Tahir dayanamadı ve “Sıkıyosa sen de yaz paylaş bunu telefonundan. Bakalım seni de alıyolar mı görelim…” Tayfun bu sözlere kızacağına gülerek yanıt verdi.

Memur Orhan’ı fark etmemişiz içerdeymiş meğer…O bile İktidar tarafından yapılan yanlışları artık fena eleştiriyordu ve dedi ki “ Tamam geçim zor. Ama gelecekte bunu bile bulurken zorlancaz…Türkiye’nin son kazandığı savaş Kıbrıs’tı. Sonunda kuzey, güney ikiye bölündü ve kuzeyde Türk Cumhuriyeti, güneyde de Rum Cumhuriyeti kuruldu. Ama bizim cumhuriyeti hiçbir ülke tanımadı, yani devlet olduğumuz kabul görmedi. Şimdi ne olmuş biliyonuz mu? Her kafadan bir ses çıktı ve ‘ne olmuş, ne olmuş, anlatsana’ isteği yayıldı kahveye. Orhan da devam etti..”Belki bilmiyonuz, Rusya dağıldıktan sonra bağımsız olan Türk Devletleri’nin bir teşkilatı vardı. Bi de buna bağlı olarak ‘Akil İnsanlar Heyeti’ oluşmuştu. Bu heyettekilere ‘Aksakallı’ deniyodu. Başkan kimdi bilin bakalım?” Kimseden bir cevap gelmedi. Hadi sen söyle isteği tekrarlandı durdu…Orhan da açıkladı; Eski Başbakan Binali Yıldırım. Tayfun hemen atıldı, “Tamam anladık, ne oldu da sen bunu neden anlatıyon?”

Orhan bir öğretmen edası ile arkasına yaslandı ve beklenmedik bir açıklama yaptı. “ Binali Bey’in liderlik yaptığı o birliğin üye ülkelerinden, Özbekistan, Kazakistan ve Türkmenistan ne yapmış biliyonuz mu .” Tahir dayanamadı ve “Anlatcaksan anlat artık…” Orhan da ağzındaki baklayı çıkarttı ve “Bu üç ülke Güney Kıbrıs Rum Cumhuriyeti’ni uluslar arası alanda tanımışlar ve büyükelçilik açmışlar. Yani, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne yapmadıklarını, Yunan tarafına yapmışlar. Üstelik, bizden biri onların bir teşkilatının başındayken bile bize kazık atmışlar...” Bu beklenmedik gelişme kahvenin içinde uğultulara yol açtı. Kimse çay söylemeyi bile aklına getirmedi. Kahveci Oğuz kaçırır mı fırsatı, hadi çayları da söyleyin de öyle dinleyelim.” Tahir bu kez nedense kahve istedi. Söz yine Orhan’a geçti. “Ben de bunan tam anlamını bilmiyodum ama öğrendim. Televizyonda eski bir asker anlatıyodu..Ş imdi, Güney Kıbrıs ve belki de o ülkeler isterlerse, Akdeniz’in güneyinde belki de araştırma yapacaklar, üstelik başka ülkeleri bile davet edebilirlermiş. Hem de Türkiye’nin Mavi Vatan dediğe yerlerde... Hadi onu da bırakın, bizim cumhuriyeti tanıma, Yunan cumhuriyetini tanıyıver olacak iş mi ?”Kıbrıs Savaşı’nda az mı şehit verdik?” Ben de baştan söze germedim ama, sonunda dayanamadım “ Başımız belada galiba. Kıbrıs Savaşı bizim şehre o kadar uzakta yapılırken, bizler burada karartma gecelerinde korkarak oturmadık m evlerimizde ı? O savaşta ,sayısız şehit vermedik mi?Şimdi ayıklasınlar pirincin taşını” dedim ama yine de söylediklerimden ben bile ürktüm.Bereket çaylar çabuk geldi ve konu dağıldı.Çayları bitiriyorduk ki, Tayfun bu sohbetin üzerine bağırdı ve bir amigo gibi ayağa kalktı “Hepimiz yoksuluz…Hepimiz yoksul…Birimiz dertliyse, hepimiz dertli…Çukur kahve olmazsa oluruz deli..” Sohbetin sonu iyi bağlanmıştı. Biraz daha oturup, geçmişten söz ettik ve bir süre sonra ben de izin isteyip ayrıldım kahveden.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.