Hemen her gün ülkemiz genelinde ortaya çıkan gelişmeler genellikle olumsuzlukla dolu. İç ferahlatıcı. Nefes aldıracak haber ve projeler neredeyse yok gibi. Herkesin benimseyeceği olumlu bir proje veya yasal düzenleme bile, sansasyonel dolandırıcılık haberleri, kadın ve çocuk cinayetleri ve de İktidar eliyle muhalefete yapılan baskılar kadar gündem olamıyor, merak ve ilgi de çekemiyor. Bu davranış biçimi sanki toplumun büyük çoğunluğu için artık vazgeçilmez gerçekler halini aldı! Öyle ki, bir olumlu gelişme bile, her iki taraftan birinin işine yaramıyorsa, derhal ağır eleştiriler geliyor. Bu davranış İktidar kanadında ise, eldeki yasal güç ile kolayca baltalanıyor. Bu konuda son örnek CHP belediyelerinin ve özellikle büyük kentlerde açtığı kreşler ve gündüz bakım evleri… Bu sayede, çalışan anne ve babalar gönül rahatlığı ile işlerine gidiyor ve çocukları için endişe duymuyor. Tam bir sosyal proje…Ama Ekrem İmamoğlu’nun yaptığı gibi, İstanbul’un farklı semtlerinde açtığı her kreş ve semt lokantasının tanıtımını iyi yaparsanız, bırakın İktidar mensuplarını, kendi içinizdeki muhaliflerinizi bile hareket geçirirsiniz. Çünkü, ailelerin bu yoksulluk yıllarında en fazla gereksinim duyduğu hizmetlerin önde gelenlerinden biri de çocuk kreşleri… İşte İktidar bunun farkına varıp, anketlerde oylarının giderek düştüğünü görünce, hemen önlem alma yolunu seçti. Çünkü güç ondaydı. Ardından böyle bir genelge yazılıp, ilgililer ile paylaşıldı.

“Kanuna aykırı faaliyetlerin engellenmesi için belediyelerin izinsiz eğitim öğretim faaliyetleri konusunda uyarılması ve yeni yerlerin açılmasının önüne geçilmesiyle mevcut yerler hakkında mezkûr hükümlere göre hareket edileceğinin ilgili belediyelere bildirilmesi talep edilmiştir.”

Bu genelge veya ne derseniz deyin şu anlama geliyor. Çocuk kreşleri de eğitim içinde değerlendirilmesi gereken yerlerdir. Bu neden ile, kreşlerin denetlenmesi açısından MEB yetkili olmalıdır. Eksik bulduğu veya yasalara aykırı bir müfredatın verildiğini saptarsa, bu kurumlar kapatılmalıdır. Bu anlama gelen genelgenin, AKP dilindeki anlatımı böyle…Ama, sıra muhalefet algısına gelince şu yorum çıkıyor; “Ey muhalefet yerel seçim üzerinden henüz bir yıl bile geçmeden, kreş ve semt lokantaları hamleleri ile, vatandaşın kalbine girerek, oylarımıza göz koydunuz ve bu arada konserlere bile para harcarken, bize olan vergi ve diğer borçlarını ödemediniz. Bu durumda, her konuda sizi denetlemek ve kontrol altında tutmak bizim görevimizdir, hatırlatırız dediniz. Bunu ne hakla yapabiliyorsunuz?…Bu da benim çıkardığım anlam.

Aslına bakılırsa, AKP belediyelerinde de kreş uygulaması yapılmış bu güne kadar…Belki iyi duyurulamadı, belki de önemsememiş olunacak ki, fazlaca öne çıkmamış bu hizmetler. Buna dair Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin, dört yıl önceki bir basın bültenindeki ilginç açıklama …29 TEMMUZ 2020 BASIN BÜLTENİ

Ana Kucağı’nda ön kayıtlar başladı

BURSA - Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin, özellikle dar gelirli ailelerin çocuklarının da okul öncesi eğitim hizmetlerinden faydalanabilmesi amacıyla geçen yıl hizmete açtığı Ana Kucağı Çocuk Eğitim Merkezlerinde 2020 – 2021 eğitim dönemi için ön kayıtlar başladı.Yeni neslin daha donanımlı bireyler olarak yetişmesi amacıyla eğitimin her kademesinde farklı projelere imza atan Bursa Büyükşehir Belediyesi, okul öncesi eğitimde de bir ilki gerçekleştirip, geçen yıl Ana Kucağı Çocuk Eğitim Merkezlerini hizmete açmıştı. Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına uygun olarak, 48-68 aylık (Ocak 2015-Eylül 2016 tarihleri arasında doğan) çocuklara ücretsiz eğitim veren Ana Kucağı Çocuk Eğitim Merkezleri, 2020 – 2021 eğitim döneminde de kapılarını açmaya hazırlanıyor. Okul öncesi eğitim hizmeti alamayan çocuklara ücretsiz eğitim olanağı sağlamak amacıyla hayata geçirilen, sabah ve öğlen olmak üzere ikili eğitimin uygulandığı Ana Kucağı’nda korona virüs salgınına karşı her türlü tedbir alındı. Tüm eğitim kurumlarında olduğu gibi 14 Mart 2020 tarihinde eğitime ara verilen Ana Kucağı Çocuk Eğitim Merkezlerinin tamamı yeni dönem için yeni dezenfekte edildi ve gerekli tüm hijyen tedbirleri alındı.”

Burada tek farklı yan, kreş yerine “çocuk eğitim merkezi” tabirinin kullanılması. Acaba o yaştaki çocuklara ne eğitimi verilecek ?. Acaba bu eğitimin kaynağı neresi ve kimler tarafından hazırlandı-hazırlanacak ? İşte bütün mesele…