Geçtiğimiz hafta ortasında , bir inşaat alanının, çevrildiği tahtalar üzerindeki, bez afişlere gözüm takıldı. Meğer bu tarabalara asılı bez afişten yazıları da yazdıran Osmangazi Belediyesiymiş. Birazda hayretle baktım. Çünkü genelde İstanbul’u örnek alan diğer CeHaPe belediyeleri, önce bu konuyu ilgi duyuyordu. Ama ne zaman İstanbul’daki CeHaPeli başkanlar tek tek toplanarak hapse gönderildi, Bunun üzerine, kreş açmak ve de kent lokantaları kervanına katılmak isteyen muhalefet belediyelerinin başkanları, mecburen frene basmışlardı. Böylece bu akım ve ekranlardan gördüğümüz bu güzel uygulamaların hızı birden kesildi. Aradan neredeyse bir yıl geçti. Yürüyüş yaparken, yukarıda afişlere ve bez pankartlara gözüm takılınca da, şaşırmadım diyemem. Çünkü, şehrimizde, yeni bir kent lokantası ya da kreş açıldığını belki ben duymamıştım. Ama arkadaşlarımdan da bunu söyleyen yoktu. Neyse konumuza dönelim. Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, söz konusu bez afişlere fotoğrafının yanı sıra ilginç cümleler de yazdırmış. “21 Ayda beş mahallede 5 kreş bitmek üzere” yazıyordu. Aklımda kaldığı kadarı ile bu mahalleler, Küplüpınar, Emek, Yunuseli, Kükürtlü’yu gördüm. Beşinci hangi mahalledeydi bilemedim şimdi. Tüm bu mahallerde yaşayan ailelerin büyükleri, ya memur, ya da emekçi bildiğim kadarı ile…Bu nedenle, evde yaşlı biri yoksa, bu kreşlere bırakarak, rahatça çalışabilecekler. Gerçekten de önemli bir icraat Osmangazi Belediyesi adına…Üstelik Kükürtlü için “Kreş ve gündüz bakım evi” diyordu.”Acaba yaşlılarda mı yararlanacak” diye düşündüm ama, pek de ihtimal veremedim. Neyse inşaatlar bitince onu da öğreniriz. Demek ki, diğer başkanlara oranla, Erkan Başkan daha cesur çıkmış veya bunun bir anlamı var. Çünkü bu tür desteklerin hız kestiği tarih oldukça eskidi! Erkan Aydın’ın bu cesareti, meslektaşı ve Genel Başkanı Özgür Özel’den ve de memnun bıraktığı çeperlerdeki seçmenlerden aldığı anlaşılıyor. Bunlar da olmadıysa, büyüklerinin gittiği yoldan gitmeyerek, bu yaptığına ancak “kahramanlık” denebilir. Bu da benim acizene saptamam. İşin bu tarafını bırakıp, iyice yaklaşan, kış ayları ve de bu nedenle daha da güçleşecek olan yaşam şartları ve yoksulluk, sanki dikilmiş o sert kış günlerini bekliyor gibi… Bunun için bazı, görülmedik uygulamalar da, üç büyük şehirde görülmeye başlamış galiba…Örneğin, en düşük ve üzeri emekli maaşı alan, ülkemizin olgun yaştaki kesimi,İstanbul ve Ankara’da yeni bir olanak bulmuşlar. Oturdukları ev kendilerinin olanlar, konutu kiraya vererek, kendileri ucuz otellerde kalmaya başlamış. Çünkü bu otellerin geceliği 400 liradan başlayıp, biraz daha yükselerek 600 lirayı da geçmiyormuş.. Bazen iki erkek emekli bir oda kiralıyor ve bu ücreti paylaştıktan sonra, ucuz lokantalarda yemeklerini de yiyebiliyorlarmış. Kimi emekli de, kendisini bu yolla kurtardığı gibi, evli çocuklarını,evlerini boşlatarak otele çıkıyormuş. Özetle, Türk insanını başa çıkamadığı bir sorun kalmıyor demektir bu yeni durumun yorumu! Ama şunu da belirtmekte yarar var; söz konusu bu otel odaları on, on beş metrekareyi geçmeyen yerlermiş. Bu durumda ve örnekleri gördükten, duyduktan sonra, Avrupalılar Türkiye’deki emekli ve emekçilere gerçekten imreniyordur diye düşünüyorum. Özellikle Avrupalı işverenler diyeceğim ama, inançları bizden farklı olsa da, yasalara uyabilen, hukuktan ayrılmayan Avrupalı işverenleri bence bu imrenenler dışında bırakmak da gerek sanırım…
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İSMAİL KEMANKAŞ
Osmangazi Belediyesi ve kreş hamlesi!
Geçtiğimiz hafta ortasında , bir inşaat alanının, çevrildiği tahtalar üzerindeki, bez afişlere gözüm takıldı. Meğer bu tarabalara asılı bez afişten yazıları da yazdıran Osmangazi Belediyesiymiş. Birazda hayretle baktım. Çünkü genelde İstanbul’u örnek alan diğer CeHaPe belediyeleri, önce bu konuyu ilgi duyuyordu. Ama ne zaman İstanbul’daki CeHaPeli başkanlar tek tek toplanarak hapse gönderildi, Bunun üzerine, kreş açmak ve de kent lokantaları kervanına katılmak isteyen muhalefet belediyelerinin başkanları, mecburen frene basmışlardı. Böylece bu akım ve ekranlardan gördüğümüz bu güzel uygulamaların hızı birden kesildi. Aradan neredeyse bir yıl geçti. Yürüyüş yaparken, yukarıda afişlere ve bez pankartlara gözüm takılınca da, şaşırmadım diyemem. Çünkü, şehrimizde, yeni bir kent lokantası ya da kreş açıldığını belki ben duymamıştım. Ama arkadaşlarımdan da bunu söyleyen yoktu. Neyse konumuza dönelim. Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, söz konusu bez afişlere fotoğrafının yanı sıra ilginç cümleler de yazdırmış. “21 Ayda beş mahallede 5 kreş bitmek üzere” yazıyordu. Aklımda kaldığı kadarı ile bu mahalleler, Küplüpınar, Emek, Yunuseli, Kükürtlü’yu gördüm. Beşinci hangi mahalledeydi bilemedim şimdi. Tüm bu mahallerde yaşayan ailelerin büyükleri, ya memur, ya da emekçi bildiğim kadarı ile…Bu nedenle, evde yaşlı biri yoksa, bu kreşlere bırakarak, rahatça çalışabilecekler. Gerçekten de önemli bir icraat Osmangazi Belediyesi adına…Üstelik Kükürtlü için “Kreş ve gündüz bakım evi” diyordu.”Acaba yaşlılarda mı yararlanacak” diye düşündüm ama, pek de ihtimal veremedim. Neyse inşaatlar bitince onu da öğreniriz. Demek ki, diğer başkanlara oranla, Erkan Başkan daha cesur çıkmış veya bunun bir anlamı var. Çünkü bu tür desteklerin hız kestiği tarih oldukça eskidi! Erkan Aydın’ın bu cesareti, meslektaşı ve Genel Başkanı Özgür Özel’den ve de memnun bıraktığı çeperlerdeki seçmenlerden aldığı anlaşılıyor. Bunlar da olmadıysa, büyüklerinin gittiği yoldan gitmeyerek, bu yaptığına ancak “kahramanlık” denebilir. Bu da benim acizene saptamam. İşin bu tarafını bırakıp, iyice yaklaşan, kış ayları ve de bu nedenle daha da güçleşecek olan yaşam şartları ve yoksulluk, sanki dikilmiş o sert kış günlerini bekliyor gibi… Bunun için bazı, görülmedik uygulamalar da, üç büyük şehirde görülmeye başlamış galiba…Örneğin, en düşük ve üzeri emekli maaşı alan, ülkemizin olgun yaştaki kesimi,İstanbul ve Ankara’da yeni bir olanak bulmuşlar. Oturdukları ev kendilerinin olanlar, konutu kiraya vererek, kendileri ucuz otellerde kalmaya başlamış. Çünkü bu otellerin geceliği 400 liradan başlayıp, biraz daha yükselerek 600 lirayı da geçmiyormuş.. Bazen iki erkek emekli bir oda kiralıyor ve bu ücreti paylaştıktan sonra, ucuz lokantalarda yemeklerini de yiyebiliyorlarmış. Kimi emekli de, kendisini bu yolla kurtardığı gibi, evli çocuklarını,evlerini boşlatarak otele çıkıyormuş. Özetle, Türk insanını başa çıkamadığı bir sorun kalmıyor demektir bu yeni durumun yorumu! Ama şunu da belirtmekte yarar var; söz konusu bu otel odaları on, on beş metrekareyi geçmeyen yerlermiş. Bu durumda ve örnekleri gördükten, duyduktan sonra, Avrupalılar Türkiye’deki emekli ve emekçilere gerçekten imreniyordur diye düşünüyorum. Özellikle Avrupalı işverenler diyeceğim ama, inançları bizden farklı olsa da, yasalara uyabilen, hukuktan ayrılmayan Avrupalı işverenleri bence bu imrenenler dışında bırakmak da gerek sanırım…