1923 Lozan ve 10 Şubat 1947, Paris barış antlaşması çerçevesinde silahlandırılması yasak olan Meis adasına Yunanistan’ın yolcu feribotuyla asker çıkartması büyük bir gerginlik oluşturmuştu.

Dışişleri ve Milli Savunma Bakanlığı olaya sert tepki göstermiş ve Yunanistan’ın uluslararası anlaşmaları ihlal ettiğini belirtmişti.

Sosyal Medyada yer alan bir videoda ise;

Meis Adasındaki Yunan askerleri, Yunan milli marşını söyledikten sonra Türkiye'ye karşı "2 km'den duyulmuyorsa gelin yakından dinleyin" diyerek bağırmışlardı!..

Tıpkı 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı öncesinde, Rumların zulmüne son vermesi için Türkiye'nin müdahalesini bekleyen Kıbrıslı Türklerin moralini bozmak için Rumların radyodan
“Bekledim de gelmedin
Sevdiğimi bilmedin
Gözyaşımı silmedin
Hiç mi beni sevmedin
Söyle, söyle hiç mi beni sevmedin…” şarkısını çalmaları gibi!..

Ana Vatanın müdahalesini bekleyen Kıbrıslı Türkler de
“Bu kadar yürekten çağırma beni
Bir gece ansızın gelebilirim
Beni bekliyorsan, uyumamışsan
Sevinçten kapında ölebilirim…” şarkısıyla karşılık verilmişti...

Kıbrıs’ta bunlar yaşanırken Cenevre’de Türk yetkililerine harekâtın bitirilmesi için baskı yapılıyordu.

Türkiye adadaki Türklerin güvenliğini sağlamak istiyordu fakat Yunanistan’ın asıl amacı Türkleri tamamen adadan çıkarmaktı.

Görüşmelerden bir sonuç çıkamayacağını anlayan dönemin Dışişleri Bakanı Turan Güneş, Ankara'yı aradı ve o tarihi cümleyi kurdu;

“Ayşe tatile çıksın.”

O an Rumlar neye uğradığını şaşırmış ve hiç kimsenin beklemediği Kıbrıs Barış Harekâtı başlamıştı...

* * *

Kıbrıs Barış Harekâtı’nda yanlışlık kendi kendimize vurduğumuz Kocatepe Gemisi'nden kurtulan iki silah arkadaşı, biri deniz topçu subayı Ahmet Ay, diğeri ise aynı gemide Ay'a bağlı radar eri Azim Özcan.

Program kapsamında gittikleri Milli Mücadele Müzesi, adeta iki yabancı gibi duran iki gazinin hiç beklemedikleri bir rastlantıyla karşılaşmasına neden oldu.

Gaziler müzede şehitlerin olduğu levhanın önünde rastlantıyla yan yana geldi ve arkadaşlarının isimlerini aramaya başladı.

Aynı isimleri aradıklarını fark edince, birbirlerine dikkatlice bakıp, bir süre sonra birbirlerine sarıldılar.

Çünkü iki gazi Kocatepe Gemisi'nden aynı filika ile denize atlayıp kurtulan silah arkadaşlarıydı...

Her ikisi de geminin batması sonucu, denizde 2 gün aç susuz kalmış ve deniz suyu içerek yaşamda kalmayı başarmışlardı.

Bir film senaryosunu andıran gazilik serüvenlerini paylaşan Ahmet Ay ve Azim Özcan bir İsrail balıkçı gemisi tarafından bulunmuş ve İsrail'in Hayfa limanına götürülerek oradan Türkiye'ye ulaşmışlardı.

* * *

20 Temmuz 1974 sabahında Kıbrıs Barış Harekâtı'nda Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı birlikler adaya 5 Mil plajından çıkarma yapmış, Girne'nin 8 km batısında 3 gün boyunca (20–22 Temmuz 1974), Türk ve Rum kuvvetleri çarpışmışlardır.

14 Ağustos günü başlatılan ikinci harekâtla -Kuzey Lefkoşa da dâhil olmak üzere adanın yüzde 37'sinin Türk kontrolüne geçmesiyle sonuçlanmıştır.

Bu ikinci harekâtta TCG Zafer Gemisi’nde ben de yeni rütbemle Atış Kontrol Deniz Ast Subay’ı olarak yer almıştım.

Sınırları 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sonrasında ortaya çıkan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Meclis Başkanı Zorlu Töre ve Başbakan da Ünal Üstel’dir.

Yüzölçümü 3355 km2, nüfusu 330 bin, para birimi Türk lirası, Başşehri Lefkoşe’dir.

KKTC’ye normal yeni, çipli Türk Kimlik kartıyla gidilebilmektedir...

Kıbrıs Türkü’nü özgürlüğüne kavuşturan Barış Harekâtı’nın yıl dönümünü  kutlu olsun.