Hava Durumu

Her devrin adamı olmak yerine her devirde ‘Adam’ olmak..!

Yazının Giriş Tarihi: 10.10.2024 18:41
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.10.2024 18:41

Her devrin adamı ve her devrin kalıbına girme becerisini gösteren omurgasızlar çoğalmaya mı başladı ne çevremizde?

Televizyonlarda, gazetelerde ve dijital platformlarda çokça sözde siyasetçi ve gazeteciler türemeye başlamadı mı sizce de?

Öteden beri kimi medya patronları rahatsız oldukları gazetecileri kendi gazetelerinde işe alırlar ve onları kullanırlar...

Bir kısım siyasetçiler de şerrinden çekindikleri isimleri başını ağrıtacak endişesiyle kendi çevrelerinde tutarlar...

Bunun örneklerini her zaman görmek olası...

Bunlar bilinir...

Her devrin bir adamı, her adamın bir devri, bir de her devrin adamı vardır.” yani...

Her devrin adamı olmak, biraz da adam olmamak değil midir aslında?

Rüzgar nereden eserse oraya dönmek, fırıldak olmak..!

Güç el değiştirince ak dediğine bir sonrasında kara diyebilenler çoğalmaya başlamadı mı sizce de?

* * *

Çevrenize bir bakın hele, bunlardan çokçasını görürsünüz.

Bunların dik duruşları yoktur.

Dik durmaya çalışsalar da, omurgaları olmadığı için hep eğilmek zorunda kalırlar..!

Bununla birlikte toplumu yönlendirmek ve biçimlendirmekle, kısacası yönetmekle görevlendirilen bir makamın sahibi olan politikacılar için daha yüksek ahlaki standartlar geçerlidir oysa...

Ne ki, onlar için bu çok önemli değildir...

Onlar için önemli olan kendilerini pohpohlayanlardır..!

Her devrin adamı olmak, biraz da adam olmamaktır aslında...

Kimi kez ekmek derdi ile ödün verilebilmektedir...

Bunu anlamak olası...

Ödün derken, kimi kez susmak değil, olduğun gibi olmamaktan söz ediyorum yani...

Gelecek kaygısı, kariyer endişesi, ekonomik hırslar bizi bu yola itiyor olabilir.

Ancak bir ömür boyu kazandığımız her şeyin bir anda da yok olacağını unutmamak gerekir.

* * *

Dün, yemin çevresinde dolaşan balıklar gibi dönenlerin, devir değişince eskiden eleştirdikleri, siyasi anlayışlarını beğenmedikleri makam sahipleri çevresinde nasıl da hiçbir şey olmamış gibi dolandıkları davranış ve görüntüler artık sırıtmakta..!

Oysa şimdiye dek kazandıklarına bel bağlayıp, umudunu maldan yana tutanlar bilmezler mi ki, mal, mülkün asıl sahibi bellidir...

Bugün kazandıklarınla en fazla bir asır tadına bakacağın her şey için kendin olmaktan vazgeçmek neye yarar ki?

Evet, dünyayı yaşanmaz hale getiren nedenler çoğaldı...

Yeni arayışlar, yönelişlerin olması doğal ama bunun da etik, ahlaki bir yöntemi olmaz mı?

* * *

Siyasette iktidara geldikten sonra onların çevrelerini birtakım adamlar sarar hemen...

Bunlar o siyasetçiyi, övgüleriyle öylesine yüceltirler ki, ardından da lider de, kendisini öyle görmeye başlar..!

Yahut da o davranış çok hoşuna gider...

Onlar için destek, pışpışlama yeter, etik, ahlak ve ilke de ne ola ki?

Dün bir makam sahibinin çevresinde her yapılanı destekleyip, aykırı hiçbir değerlendirmede bulunmayanların, o kişi makamdan düşünce tukaka ilan edilmesi, ‘kral öldü, yaşasın yeni Kral’ moduna bürünmeleri ve yeni makam sahibi çevresine çöreklenmeleri bu gün az görünen görüntüler midir?

Her devrin adamı değil, her devirde ‘Adam’ olmak değil midir doğrusu?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.