Genç çocuk öğretmeninin de ısrarıyla İstanbul’a Eczacılık okumaya gelir.

Sirkeci’de bir otel bulur aylığı 100 lira, fakat çok para.

Bir yandan okumaya çalışır bir yandan masraflarını karşılamaya.

Bu arada otelin nasıl işlediğini öğrenir.

Bir gece geç saat bir bakar ki müşteriler koridorlarda, kızgın, bağıranlar falan..!

Kaloriferler yanmadığı için otel buz gibidir...

Genç iner aşağıya, kaloriferi yakması gereken görevli üşütmüş, yorgan döşek yatıyor.

Kaloriferi yakmak diğer personelin işi olmadığı için diğer çalışanlardan hiçbiri de üzerini kirletmek istemez.

Öğrenci girer kalorifer dairesine, alır küreği, kazana kömür atmaya başlar.

O sırada içeri bir adam girer;

-Kimsin sen?

Öğrencinin üzerinde atlet pijama, yüzü gözü kömür içinde...

-Müşteriyim...

-Ne yapıyorsun burda?

-Görevli arkadaş hastalanmış, müşteriler isyanlarda, kaloriferi yakıyorum...

-Peki...

Öğrenci işi bitince yukarı çıkar, yıkanır ve yatar.

Ertesi gün resepsiyondan odayı ararlar;

-Otel sahibi sizi çağırıyor.

Otel sahibinin odasına girdiğinde bir bakar kazan dairesinde gördüğü adam.

-Ne okuyorsun?

-Eczacılık...

-Bu otelde ne kadar kalacaksın?

-Dört yıl...

-Oğlum dört yıl bu otele para ödemeyeceksin kendi evin bil...

Genç;

-Ömrüm boyu insanlara karşılık beklemeden iyilik yapmaya çalıştım ve hep karşılığını aldım. Bulunduğum yere hep bir yenilik getirmeye çalıştım, o girişimciliğin de karşılığını aldım, der.

Ve bu gün bu genç dünyanın elli ülkesine ıslak mendil, krem gibi hijyen malzemeleri satan bir Türk markası Ataman İlaç Kozmetik Kimya Sanayi ticaret Limited Şirketi’nin sahibi ATAMAN ÖZBAY... Sekiz ülkede pazar lideri…

Girişimciliğini aynen sürdürüyor...

O gün otelde çalışıp kazan dairesine adım atmayanların hepsi bir yerlerde çalışıp aldıkları maaştan şikâyet ediyorlardır mutlaka..!

(Dr İlhami Pektaş’tan alıntı)

Sözün özü:

Yaşam, kimi zaman zorlayıcı ve karmaşık görünebilir, kimi kez beklenmedik zorluklar ve stres dolu anlarla sizi sınayabilir...

Yani zaman-zaman olumsuz düşüncelere kapıldığınız, kendinizi çıkmazda hissettiğiniz zamanlar olabilir.

Ancak yaşama pozitif bakmak bu tür zorluklarla başa çıkmak, olumlu düşünme yeteneğinizi geliştirmek için size güçlü araçlar sunar.

Olumlu düşünme becerisi, insanlara yardım etme isteği ruh halinizle birlikte yaşam kalitenizi de destekler.

Yaşam, büyük utkulardan çok küçük başarılardan oluşur...

Bu küçük başarıları fark ettiğinizde özünüzde var olan girişim ruhunuzu da harekete geçirir...

Yaşamınızdaki her başarı, ne kadar küçük olursa olsun kişisel gelişiminizi, kendinize olan güveninizi artırır...

Böylelikle buradan güç alarak özellikle zor zamanlarda kendinize olan güveninizi yeniden inşa edebilirsiniz...

Başkalarına yardım etmek, her iki taraf için de pozitif etkiler yaratır. Yardımseverlik, yalnızca başkalarının yaşamlarını iyileştirmekle ilgili değildir.

Büyük-küçük fark etmeksizin birinin yaşamına olumlu şekilde dokunduğunuzda kendi ruh halinizi de iyileştirmiş olursunuz. Pişmanlık yahut geleceğe yönelik endişe etmek yerine anı yaşamak, hem zihinsel ve hem de duygusal sağlığınız için de önemlidir.

Bu aynı zamanda huzur bulmamıza yaradığı gibi girişimcilik ruhumuzu da diri tutar...