Gelişmiş ülkelerde kırsalda kooperatifler kırsal kalkınmanın en önemli aracı olarak görülmüştür.

Kırsal alanda kooperatiflerin tarımsal üretimden yaşamın her alanına yönelik hizmeti sosyal ve ekonomik kalkınmanın itici gücü olmuşlardır.

Başarabilenler vardır, başaramayanlar da tabii ki...

Kooperatifler her şeyden önce devletin desteklerinden önce kendi güçlerini ve küçük birikimlerini ortaya koymaları gerekmektedir.

Bu ülkelerde gücünü kırsal alandaki insanlardan ve doğal kaynaklardan alan kimi kooperatifler salt bölgelerinde, ülkelerinde değil dünya çapında iş yapan ve marka olan kooperatifler haline gelebilmişlerdir.

1974 yılında kuruluşu tamamlanıp üretime başlayan İnegöl Kulaca Kalkınma Kooperatifi bunlardan biridir...

* * *

Türkiye’de sanayinin gelişmesiyle tarım ve tarımsal sanayi Milli gelir, istihdam ve dışsatımdaki önemini korumaktadır..

Türkiye’de dünya ekonomik krizinin tarıma etkileri, sektörün etki alanının geniş olması nedeniyle sürekli çok önemli olmuştur.

Bu nedenle tarım sektörünün krizlere karşı dayanıklı olması genel ekonomi için de yaşamsal bir öneme sahiptir.

Türkiye’de halen tarım sektörünün temel sorunlarının başında üretim aşamasından tüketime kadar geçen süreçte ekonomik örgütlenmede hala istediğimiz noktada olamadığımız ortadadır.

Sektör örgütsüz olması nedeniyle krizlere karşı daha zayıf bir yapıda olduğundan kimi durumlarda krizlerle savaşmak zorunda kalmaktadır.

Üretici örgütlenmesi kadar kuşkusuz pazarlama tekniklerinin de rekabete uygun oluşturulması gerekliliği açıktır.

Tarımsal amaçlı Kulaca Kalkınma Kooperatifi üretici örgütlenmesi açısından tam yarım asırdır başarılı çalışmalar yapmakta ve tarımsal endüstri alanında dış satım ağırlıklı örnek çalışmalar yapmaktadır.

* * *

Son yıllarda İnegöl Kulaca Kalkınma Kooperatifi tesislerinde ürettiği salçayı ağırlıklı olarak Hollanda gibi Avrupa Birliği ülkelerine satarak ülkeye önemli bir döviz girdisi sağlamaktadır.

1981-1986 yılları arasında benim de İşletme Müdürlüğü ve sonrasında başkanlığını yaptığım Kulaca Kalkınma Kooperatifi’nin hem bir tarımsal amaçlı kooperatif olması ve hem de serbest piyasa koşullarında rekabet ederek dış satımda başarılı bir grafik çizmesinin diğer tarımsal amaçlı kooperatiflere rol model olduğu açıktır.

Kooperatif Başkanı Ahmet Uğur salça, özellikle acı biber salçası tesis kapasitesini büyüterek bu gün dövize daha çok gereksinim duyulan bir süreçte dış satımı sürdürmektedir.

* * *

Kulaca Tarımsal Kalkınma kooperatifi, acı biber salça üretimi ve dış satımı yanında üreticileri yeni üretim modelleriyle de tanıştırmaktadır.

Kooperatifin yıllık üretim hacmi 1000 ton işlenmiş ürün üzerindedir.

Bu köklü kooperatif bugün gelinen noktada 300 dolayında üyesi ile tüm faaliyetlerini en yüksek kapasiteyle sürdürmektedir.

Kooperatif Başkanı Ahmet UĞUR, bu güne kadar geldikleri yere, geçmişteki birikimleri sayesinde geldiklerini söylerken kurumsal yapının da oturmuş olduğunun altını çizmektedir.

Uğur, Kulaca‘nın artık bir markaya dönüştüğünü hava koşullarının da normal seyretmesiyle yaptıkları bağlantıları gerçekleştirmekte zorluk yaşamayacaklarını ve bu konuda iyimserliklerini vurgulamaktadır.

Üretimlerinin yüzde 70’ini dış ülkelere sattıklarını belirten Uğur, Avrupa çiftçisinin yaşlandığını, Türkiye gibi ülkelerin şanslarının arttığını söylüyor ve Avrupa'ya tarım ürünü satılması gerektiğini, enflasyon dönemlerinin tarım ürünlerine büyük bir avantaj sağladığını ve bunun dikkatli değerlendirilmesine vurgu yapmaktadır.