Hava Durumu

Türkiye’de muhalefet sorunu mu var?

Yazının Giriş Tarihi: 30.05.2023 16:22
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.05.2023 16:22

28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimini Muhalefet ‘referandum’ olarak adlandırmıştı.

Referandum, birbirinden farklı yasaların kabul edilmesi ve anayasa değişikliği gibi önemli görülen konularda halkında görüşlerine gereksinim duyulduğu için yapılan bir oylama biçimi olarak ifade edilmektedir.

Referandum, önemli konular için halkın oyuna başvurmak olarak açıklanmaktadır.

Oysa 28 Mayıs’ta yapılan iki aday arasında yapılan bir oylamaydı...

Ve iki adaylı seçimin kazananının en yüksek oy alan olacağı açıktı.

Başkan Erdoğan yüzde 52.18 ile ipi göğüsledi.

Yani bir adayın bir oy farkıyla da olsa öne geçmesi kazanması anlamına gelmekteydi.

Ama Muhalefet bu oylamayı daha önemli bir hale getirmek için referandum olarak adlandırdı ve kendi kazdığı kuyuya düştü!

* * *
Seçim süreci olaysız sona erdi... 

Bir takım kötü söylentilere, gergin bekleyişlere karşın büyük bir olay yaşanmadan bu seçimin tamamlanmış olması demokrasi açısından önemli.

Bu durum hem partilerin hem de seçmenin sağduyu hanesine artı olarak yazılmalıdır.

Evet, seçim sona erdi ve şimdi olan biteni, olacakları ve olması gerekenleri soğukkanlılıkla doğru değerlendirmenin zamanı.

Yüzde 48 oy aldım, ben de başarılıyım’ denerek gelecek planlaması yapılamayacağını görmek gerek.

Bu yaklaşım seçimi yitirdiği halde kazındık diyene bir şey kazandırmaz.

Doğruya ulaşmak için olayları doğru teşhis etmek yanlışları görmek, eksikleri gidermek gerekir.

* * *

Kılıçdaroğlu bu güne kadar Başkan Erdoğan karşısında 12 seçim yitirdi.

Batı demokrasilerinde daha ilk bir-iki seçimde başarısız olan siyasetçilerin koltuğu bırakması adetten olsa da Türkiye’de nedense böyle bir gelenek oluşmuş değil.

Ama hakkını da yememek gerekir ki Başkan Erdoğan kazanamadığı zaman çekileceğini daha önceden söyleyebilmişti.

Ama Kılıçdaroğlu sanki seçimi yitirmemiş gibi hala ‘Buradayım’ diyor.

* * *

Şu anda çok kişinin ortak kanısı Türkiye’de sorun iktidarda değil, Muhalefette.

Seçmenin de bunu görüp muhalefetin değişmesi için iktidara oy vermesi gibi bir durumdan söz etmek olanaklı.

İktidar her ülkede bulunur ama bir ülkede muhalefetin, esaslı, güçlü, gerçekçi bir muhalefetin bulunması önemlidir.

Böyle bir muhalefet iktidarı dinç tutar, daha az hata yapmasını sağlar.

Bu açıdan iktidarın da daha güçlü bir muhalefet istemesi doğaldır.

Ama muhalefet medyasının bunun farkında olmayıp kendi adaylarına zarar verecek bir dil kullanması da üzerinde durulması gereken önemli bir konu olarak ortadadır.

* * *

Şimdi Kılıçdaroğlu hiçbir özeleştiri yapmadan, hiçbir şey olmamış gibi davranarak CHP’nin başında kalabilir mi?

Partinin delege yapısı, yönetmelikleri onu orada tutmaya bir süre daha tutabilir kuşkusuz.

Ama ona ve parti politikalarına esaslı bir meydan okuyarak CHP’yi, dolayısıyla muhalefeti dönüştürecek birileri kuşkusuz çıkacaktır süreç içinde.

Ancak bunun İmamoğlu ve Yavaş olmayacağı, olmaması gerektiği açıktır.

   

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.