Hava Durumu

YAŞLI BİR BABA VE OĞULUN DÜŞÜNDÜREN ÖYKÜSÜ...

Yazının Giriş Tarihi: 31.07.2022 16:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 31.07.2022 16:01

Kuzu etinden yapılmış yaprak döneri çok severmiş yaşlı adam.

Bir gün canı yaprak döneri çok çekmiş.

Babasının isteğini fark eden oğlu, almış babasını ve güzel bir lokantaya götürmüş…

Baba, yemeği önce kendisi yemek istemiş…

Ancak yaşlılığın verdiği zayıflık sonucu elleri titrediği için lokmayı ağzına götürmek istediği her seferinde üzerine dökmüş, yağı sakalına damlamış…

Lokantadaki insanların bakışları da pürdikkat onların üzerindeymiş… Aşağılayıcı bakışlar, alaycı tavırlar, surat ekşitmelerle arada bir yaşlı babaya bakıyorlarmış.

Bir süre sonra oğlu sabır ve özenle lokmaları babasının ağzına koymaya başlamış…

Nihayet yemek bitmiş ve oğlu babasını alıp lavaboya götürmüş, elini-yüzünü iyice yıkamış, üstünü-başını silip temizlemiş, saçını-sakalını düzeltip taramış, gözlüklerini silip gözüne takmış, ardından da koluna girip dışarı çıkarmış…

Lokantada bulunanların alaylı bakışları hâlâ onların üzerinde tabi...

Hiçbir bakışı umursamayan çocuğun ise yüzünde hep tebessüm varmış, babası çok sevdiği yemekten yiyip lezzet aldığı için…

Yemek parasını ödeyip çıkarlarken arkalardan yaşlı bir amca seslenmiş;

Hey evlat, burada bir şey bıraktığını unutmadın mı?

Az düşündükten sonra çocuk yanıt vermiş;

Hayır, masada bir şey bıraktığımı sanmıyorum!

Yaşlı amca;

Hayır evlat, yanılıyorsun. Sen burada çok değerli bir şey bırakıp gidiyorsun!

Çocuk şaşkınlık içinde;

Ne bırakmışım ki amca?!

Sen burada, her evlat için bir ders ve her baba için bir umut bırakıp da gidiyorsun!…

Tam bir sessizlik egemen olmuş salonda… Herkes yaptığından, düşündüğünden utanç duymaya başlamış.

Unutmuşlardı çünkü bir an, her sıkıntıda babalarına sığındıklarını;

Baba! Şunu istiyorum.

Baba! Bana şunu al.

– Baba! Şu okulda, şu üniversitede okumak istiyorum, şu kadar harç gerekiyor.

Baba! Okul masrafları için şu kadar para lazım.

Baba! Falan şehre gezmeye gitmek istiyorum, para ver.

Baba! Doğum günümde bana ne aldın?

Baba!…

Baba!…

Ama bir kez olsun dememişlerdi sanki;

Yanımdasın ya baba, benim için her şeye değer ve yeter!…

Babam! Senin yanında olmak benim için bir dünyadır

 

Kıssadan Hisse:

Hep sahip olmak istediklerimizden dolayı söylenip durduk, yokluklarımızdan sitem edip şikâyetçi olduk yaşam boyu…

Ama belki de hiç sormadık ona;

Baba! Senin benden bir isteğin var mı?

Çoğumuza sormuşlardır kesin çocukluğumuzda, “Anneni mi çok seviyorsun, babanı mı?” diye.

İlk başta “Her ikisini.” desek de az ısrar sonucu utanarak, sıkılarak kısık sesle, “Annemi.” Diyorduk.

Buna karşın baba içindeki acıyı bize hissettirmeden tebessüm ediyordu.

Kim bilir, belki de herkesin yanında utanıyordu!..

Ama bir gün gelir de kayıp giderse elinden, onun bizlerin güzel yaşaması için ne tür zahmetlere katlandığını, işte o zaman anlarsın!

Çocuklar ana-babalarına karşı daima saygılı olmalı, onlara karşı tatlı dilli, güler yüzlü davranmalıdırlar.

Ana-babanın bütün söylediklerini “Allah`a itaatsizlik söz konusu olmadıkça” dinlemek ve kabul etmek gerekir.

Her işte onların rızasını almaya çalışmalıdır.

Onların hizmetlerini kendi hizmetinden önce görmelidir.

Öldüklerinde de onları rahmetle anmak, onlar için hayır dua etmek, hayır yapmak, vasiyetlerini yerine getirmek gerekir.

Allah`a şirkten sonra en büyük günah ana-babaya itaatsizliktir...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.