Bursa’nın Su Gerçeği Yeni Şehir Nereye Kurulmalı? En çarpıcı bir bilgi vermek istiyorum İran yönetimi, Tahran’nın ağır su kıtlığı ve yeraltı çökmesi (subsidence) nedeniyle başkent olarak sürdürülemez hâle geldiğini resmen açıklamıştı. Bursa 2,5 milyon nüfusa yaklaşan bir şehir. Sanayi büyüyor, konut ihtiyacı artıyor, ama en kritik başlık uzun vadede göz ardı ediliyor: su. Barajlar ve yeraltı suyu birlikte düşünüldüğünde, Bursa’nın geleceğini belirleyen asıl faktör, hangi bölgelerin suya erişiminin sürdürülebilir olduğudur. Bugün şehir merkezinin omurgasını oluşturan Nilüfer alt ovası, artık uzun vadeli su yönetimi açısından kırmızı bölgeye dönüşmüş durumda. Beşevler, Üçevler, İhsaniye, Ataevler hattında yeraltı suları kirlenmiş, içilebilir kalite düşmüş, nüfus yoğunluğu aşırı artmış durumda. Doğancı ve Nilüfer barajlarının besleme havzası ise zaten koruma statüsünde; yeni yerleşimi taşıyacak hiçbir imkân yok. Mudanya ve Gemlik ise yaz aylarında su debisi düşen, tuzlu su riski yükselen, yamaç kaynaklarına bağımlı bölgeler. Büyük ölçekli yerleşim için elverişli değiller.
Bu tablo bize net biçimde şunu söylüyor: Bursa’nın batısında genişleyecek bir şehir yok. Bursa’nın yeni rotası doğuya doğru uzanıyor. Gürsu–Kestel–Barakfakih hattı, en güçlü yeraltı su rezervlerinin bulunduğu, derin akiferlerin yoğun olduğu alan. Hem konut hem de planlı sanayi için uygun. Bu bölge şehrin hem su güvenliğini hem de deprem güvenliğini destekliyor. Bir adım ötesinde Yenişehir Ovası, güçlü akifer yapısı ve geniş alanlarıyla uzun vadeli bir “Yeni Bursa” kurulabilecek tek büyük alan olarak öne çıkıyor. Su debisi yüksek, iklim etkilenimi düşük jeolojik olarak daha güvenli. Yenişehir–Çardak aksı, Bursa’nın 2050–2075 döneminde konut ve sanayi yükünü taşıyabilecek kapasitede.
Dağ ilçeleri olan Keles ve Orhaneli ise Bursa’nın en temiz suyu taşıyan karstik kaynaklara ev sahipliği yapıyor, fakat topoğrafya yoğun yerleşime uygun değil. Bu bölge daha çok düşük nüfuslu kırsal yaşam için ideal. Yeni Bursa’nın ağırlık merkezi doğuda olmalıdır. Gürsu Kestel Barakfakih Yenişehir ekseni, hem su hem zemin hem de imar açısından tek mantıklı genişleme koridorudur. Bugün bu gerçeği dikkate almayan her plan, gelecekte şehrin su krizini derinleştirecek. Bursa’nın kaderi suyla yazılıyor; su neredeyse gelecek oradadır.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
OZAN ÖZTÜRK
BURSA GELECEĞİNİ DOĞUDA ARAMALI
Bursa’nın Su Gerçeği Yeni Şehir Nereye Kurulmalı? En çarpıcı bir bilgi vermek istiyorum İran yönetimi, Tahran’nın ağır su kıtlığı ve yeraltı çökmesi (subsidence) nedeniyle başkent olarak sürdürülemez hâle geldiğini resmen açıklamıştı. Bursa 2,5 milyon nüfusa yaklaşan bir şehir. Sanayi büyüyor, konut ihtiyacı artıyor, ama en kritik başlık uzun vadede göz ardı ediliyor: su. Barajlar ve yeraltı suyu birlikte düşünüldüğünde, Bursa’nın geleceğini belirleyen asıl faktör, hangi bölgelerin suya erişiminin sürdürülebilir olduğudur. Bugün şehir merkezinin omurgasını oluşturan Nilüfer alt ovası, artık uzun vadeli su yönetimi açısından kırmızı bölgeye dönüşmüş durumda. Beşevler, Üçevler, İhsaniye, Ataevler hattında yeraltı suları kirlenmiş, içilebilir kalite düşmüş, nüfus yoğunluğu aşırı artmış durumda. Doğancı ve Nilüfer barajlarının besleme havzası ise zaten koruma statüsünde; yeni yerleşimi taşıyacak hiçbir imkân yok. Mudanya ve Gemlik ise yaz aylarında su debisi düşen, tuzlu su riski yükselen, yamaç kaynaklarına bağımlı bölgeler. Büyük ölçekli yerleşim için elverişli değiller.
Bu tablo bize net biçimde şunu söylüyor: Bursa’nın batısında genişleyecek bir şehir yok. Bursa’nın yeni rotası doğuya doğru uzanıyor. Gürsu–Kestel–Barakfakih hattı, en güçlü yeraltı su rezervlerinin bulunduğu, derin akiferlerin yoğun olduğu alan. Hem konut hem de planlı sanayi için uygun. Bu bölge şehrin hem su güvenliğini hem de deprem güvenliğini destekliyor. Bir adım ötesinde Yenişehir Ovası, güçlü akifer yapısı ve geniş alanlarıyla uzun vadeli bir “Yeni Bursa” kurulabilecek tek büyük alan olarak öne çıkıyor. Su debisi yüksek, iklim etkilenimi düşük jeolojik olarak daha güvenli. Yenişehir–Çardak aksı, Bursa’nın 2050–2075 döneminde konut ve sanayi yükünü taşıyabilecek kapasitede.
Dağ ilçeleri olan Keles ve Orhaneli ise Bursa’nın en temiz suyu taşıyan karstik kaynaklara ev sahipliği yapıyor, fakat topoğrafya yoğun yerleşime uygun değil. Bu bölge daha çok düşük nüfuslu kırsal yaşam için ideal. Yeni Bursa’nın ağırlık merkezi doğuda olmalıdır. Gürsu Kestel Barakfakih Yenişehir ekseni, hem su hem zemin hem de imar açısından tek mantıklı genişleme koridorudur. Bugün bu gerçeği dikkate almayan her plan, gelecekte şehrin su krizini derinleştirecek. Bursa’nın kaderi suyla yazılıyor; su neredeyse gelecek oradadır.