Hava Durumu

ET ÜZERİNDEKİ OYUNLAR…(2)

Yazının Giriş Tarihi: 05.05.2024 18:43
Yazının Güncellenme Tarihi: 05.05.2024 18:43

“Et işinde çok para var, et para ediyor” şeklinde herkes söz ediyor ama nedense, para ettiği iddia edilen kasaplık mesleğine kimse  de pek itibar etmiyor. Şöyle bir şehrimizdeki kasap dükkanları sahiplerine bakarsanız hepsinin mütevazi, ekonomik gücü normal kişiler olduğunu görürsünüz… eh içlerinden birazcık zengin olanlar varsa da, onlarda kendi besihanesi olan esnaftır. Et  işinin esas kaymağını yiyen hükümetin canlı veya karkas et ithali izni verdiği iş adamlarıdır. Onların sayısı da on beş yirmiyi geçmez. Bu zengin kesim yurt dışından kilosunu yüz liraya aldığı hayvanı Türkiye ye getirir, kendi soğuk hava depolarına stoklar ve yine istediği paradan etin kilosunu tüketiciye satar. Siz hiç dışarıdan yüz TL ye aldığı etin kilosunu tamamen piyasaya sürüp yarı fiyatına tüketiciye yansıtıldığını gördünüz mü? Maalesef bu ülkede dışardan on TL ye de et girse, bu millet gene etin kilosunu 600TL den yiyor. Düzen bu, sistem bu.

Ülkemizde son zamanlarda azalmış olmakla birlikte yeteri kadar sığır besleniyordu. Lakin üreticinin bulunduğu köyünde, büyükşehir yasası ile birlikte meralar belediyeler ve onların yandaşlarına peşkeş çektirildiği için ot olmuyor, ot olmayınca da üretici hayvanlarına ithal yem vermek zorunda kalıyor. Yem fiyatları da her sene astronomik oranda arttığı içinde, dolar arttıkça maliyet artıyor. Besici borçlanıyor ve sonunda damına kilit vurmak zorunda kalıyor. Mera olsa besici en az üretim maliyetinin yarısını karşılamış olur. Yıllardır hayvan otlattığımız meralarımız da son zamanlarda, moloz yığınları, fosseptik artıkları ve hafriyat deposu haline getirildi. Bir kısmını da  binalar apartmanlar dikildi. Şimdiler de ise hükümet seçimler nedeniyle çıkardıkları imar afları ile  meraların ırzına geçenleri kanun temizliyor. Geçtiğimiz günler de iş başına gelen Tarım Bakanları büyük bir iştiyakla “biraz, iki – iki buçuk ay bana müsaade  etsinler et fiyatlarını düşürürüz diye demeç verdiler,. Aradan aylar geçti et fiyatları daha da yükseldi. Verilen sözde mazide boş bir sada olarak kaldı.

Ülkemiz dünya da en az et tüketen ülkeler sırlamasında en altlardadır. Kişi başı yıllık et tüketimi ,resmi verilere göre 10-15 kg civarındadır. Kurban bayramı da olmasa bu oran daha da düşer.  Et ithalatında ise ülkemiz ABD den sonra ikinci sıradadır. Lakin ABD de kişi başı yıllık et tüketimi 120 kg civarındadır. AB ülkelerinde ise bu oran yıllık 80 kg civarındadır. Yıllık en fazla et ithal eden 2. Ülke olmamıza rağmen kişi başı et tüketiminin 15 kg larda kalması da durumun ne kadar ciddi olduğunu gösterir.

Artık şapka çıktı kel göründü. Üretici ve köylü kendi üzerinde oynana çirkin oyunları gördü. Bugüne kadar yapılan seçimler arafesindeki,  iktidar ve muhalefet partilerinin seçim beyannamelerinde hiç besicilerin, köylünün ve üreticinin sorunlarının nasıl çözüleceğine, ne destekler ve hayvancılığın geliştirilmesi için hangipolitikalarını uygulamaya koysak da, insanlar ucuz et yerler? Sorularının cevaplarını hiç görmedik.  Seçimler de halkın dertleri yerine, iktidar ve muhalefet arasında kayıkçı kavgaları yapıldı. İktidar geçim sıkıntısını bir kenara bıraktı 2023-2071 hedefleri gibi safsatalar üreterek gözlerimizi boyadı. Vatandaş bu hedeflerdeki yaşantının hayalini kurarken, ülkenin bütün ekonomik değerleri satıldı, cebinde kalan üç beş kuruşu da hortumlandı ,kimsenin haberi yok. Eskiden kasaba giren vatandaş, vitrindeki kuzunun kolunu-budunu tartıver, bir kilo kıyma, bir kilo kuşbaşı tartıver derken,  şimdilerde bu miktarlar yüz gramlara kadar düştü. Hala da kimde “ne oldu da bu hale düştük” diye düşünmüyor. Böyle giderse, emekli ,işçi, memur eti kasap vitrinlerinde görecek gibi…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.