Hava Durumu

SURİYEDE BUGÜNE NASIL GELİNDİ? (1) 

Yazının Giriş Tarihi: 21.12.2024 16:17
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.12.2024 16:17

Bu ülke de vatandaş olmak çok zor. Hele hele namuslu, ülkesini seven, ve hatta uğrunda canını feda edebilecek derecede seven biri olursan hayat daha da zorlaşıyor. Gerçi eskiler “her çıkışın bir de inişi vardır, her zorluğun bir de kolaylığı vardır”. Demişlerse de, namuslu insan için bu erdeme ulaşması da hayal gibi bir şey. Eskiden ilkokullarımız da her sabah çocuklarımıza hep bir ağızdan okuttuğumuz andımızın son cümlelerinde “yurdumu ve milletimi özümden çok sevmektir.” Lafının tam tersine, ülkeyi idare edenlerin birinci gayelerinin, ülkeye ve ekonomisine zarar vermek olduğunu son seçimler de açıkça gördük. Başkan olacağım sevdasıyla bu ülkenin yüz yıllık meclis geleneğini hak ile yeksan edenlerin gerçek niyetleri yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Referandum da “evet” derseniz ertesi gün ülke, siyasi çalkantılardan kurtulacak, ekonomimiz görülmemiş bir tarz da şahlanacak, zır pırt her yıl seçim yapmaktan kurtulup, ülkeyi istikrarlı limanlara taşıyacağız diye nutuk atanların, bugün ülkemizi getirdikleri durumu gördük. Artık her yıl değil, altı ayda bir ülke seçim sathı maillerini yaşamaya başladı. Erken Seçim konuşmaktan sayın iktidarımız milletin ve ülkenin acil çözüm bekleyen sorunlarını tamamen unuttu. İktidar kaybettiği her seçimin ardından, statülerini ve mevkilerini tekrar kazanmak umuduyla, tekrar tekrar seçim kararlarını da almaya başladı. Milletin vermediğini, alabilmek amacıyla hukuka, sandığa, millet iradesine ipotek koymayı kendisi için bir hakmış gibi algılamaya başladı. Üstelik bu hatalar zincirini tekrarlarken de, demokrasiden, insan haklarından ve millet iradesinin tecellisi gibi kavramların arkasına sığınmaya başladı.

Efendim, bilirsiniz ki bazı günler, geceler, aylar ve saatler değerlidir. İnsanın, örneğin haftanın her cuma günü, kandil geceleri, Ramazan ayı Cuma saati vs. bu günleri ve ayları diğer gün ve aylara göre daha önemli kılan şey, o günlerde meydana gelen önemli olaylar nedeniyledir. Gün aynı gündür, ay aynı aydır ama oma yaratıcının atfettiği mana önemlidir. Keramet gün veya gecede değildir. Eskilerin tabiriyle zarfta değil, mazrufa bakmak gerekir. Bu zamanlarda yapılan iyilik ve ibadetlerin karşılığında, diğerlerine nazaran misliyle olmuş, bazen de yüzlerce misline kadar çıkmıştır.

Dini alanlarda bir yer ve zamanlara atfedilen öneriler bi manada yaratanın kulunun affına bir vesiledir.

Dini literatürü dışında insanlar kendi hayatlarında meydana gelen önemli olayları da önemli sayarak kutlama yoluna gitmişlerdir. İnsanın doğumu, evlilik yıldönümü vs. gibi…

Bu cümleden olarak bazı yıllar, içinde meydana gelen hadiseler nedeniyle devletlerin geleceğini etkilemiştir. Türkiye için 1999 yılı ve o sene içinde cereyan eden bazı olayları incelediğimizde bu senenin, Türkiye’nin geleceğini ne denli etkilediğini görürüz.

Bu durum belki bir tesadüf olsa bile, Maalesef Türkiye de bugün cereyan eden bazı olayların da başlangıç işaretlerini vermektedirler.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.