Bursaspor geçmiş ile kavga etmeyi bırakmalıdır. Katlanarak devam eden borç sarmalından kurtulmak için, görev yapan eski başkanlar ve yöneticiler alacaklarını ya uzun vadeye yaymalı ya bir kısmını, ya da hepsini hibe ederek, kârdan zarar etmelidirler. Bursaspor’u kötü yönettiniz. Bu borçları biz yapmadık, sizlerin eseri. Alacağınız değil vereceğiniz daha çoktur.

Şampiyon apoletli takımın, onurunu, gururunu itibarını teslim etmelisiniz. Başlangıcı sizin yapmanızı tüm Bursa bekliyor. Yoksa köşe kapmaca devam edecektir.

*********

Peki; safkan Bursasporlular duracak mı?

Başkan ve yönetimin, valilik hesabına açılan yardım kampanyasının isim babası

Fındıkkaya Elektirik-Elektronik L.T.D. şirketi adına Salih Fındıkkaya, 100 bin TL ile başlatmış bulunuyor. 1.000 Firma 100 bin TL ile kampanyaya katılarak Bursaspor'un borcunun kapanması hedeflenmektedir.

Haydi Babayiğitler, Ağababalar, firma sahipleri, sanayiciler, siyasi liderler, milletvekilleri, bürokratlar, STK’lar, Bursa'da yaşayan ve doyanlar Bursaspor’u bu durumdan kurtaralım. Kaçmayın, acımayın yardım edin. Güzel sözlü vaatlerden uzak, akıldan çok paraya ihtiyacımız olduğunu biliyorsunuz.

*********

ÖZ KAYNAKLARIMIZ DOĞRU KULLANILIYOR MU?

Vakıfköy bizim özelimizdir. Başka takımlara değil Bursaspor’a hizmet etmek için var olmuştur.  Türk futboluna, milli takımlara çok sayıda futbolcu transfer etmiştir. Geçen yönetimden bir yöneticinin çıkıp “Altyapıya her şeyi verdik ama antrenör yetersizliğinden futbolculardan verim alamadık” diye söylemde bulunması talihsizliktir. Nedense Vakıfköy’den futbolcu çıkıyor da yönetici çıkmıyor.

Hatırlatalım; tahta kapalı ve transfer yapamazken altyapı oyuncularınla mücadele ederek herkesin beğenisi kazanılmıştı. Daha sonra menajer şirketleri tahtayı açtı. Yapılan 15 - 20 transferlerde son kullanma tarihi geçmiş, sakat, elinde kalmış çöp ve molozlarla

dolduruldu. Gençlerimiz ya kulübeye ya tribüne gönderildi ya da kiralık olarak verildi. Herkes kazanırken Bursaspor kaybetti.

*********

Bursaspor'da dürüst, liyakatlı insanlar görev almalıdır. Endüstriyel futbol acımasızdır, hataları affetmez. Sözler değil, sözleşmeler geçerlidir. ‘İkinci şampiyonlar Vakıfköy’den çıkacak’ sloganı tarihe karışmıştır. Sen bizim evladımızsın at imzayı hikayesi de geçerliliğini yitirmiştir. Menfaate dayalı sözleşmeler, verilmeyen futbolcu alacakları, tutulmayan vaatler ile çocuklarımızı kirletemezsiniz.

Bursaspor'un kanatları altında büyüyecek olan gençlerimizi kanatları güçlenmeden yuvadan uçmaya zorlayan; menajer mi, yönetici mi, veli mi, avukat ve yöneticinin etkisi altında kalan antrenörler mi?
Ne dersiniz?

********

İçinizden geldiği gibi değil de, işinize geldiği gibi konuşuyorsunuz. Bursaspor'u bitiren zihniyet, Vakıfköy’ü de bitirmek için uğraş veriyor. Ne kadar aç gözlüler, yedikçe iştahları kabarıyor.

*********

Vakıfköy daha iyi yönetilebilir mi? Evet. Üste bağlı, ama bağımlı olmadan daha özerk bir yapıya kavuşturulabilinir mi? Altyapının bir sistemi ve felsefesi olmalıdır. Futbol okulları; avangard ve çağdaş bir yapıya kavuşturulmalı, sadece forma satış yeri değil eğitim yeri olmalıdır. Rekabet edecek düzeye gelinmelidir. Altyapı hakkındaki düşüncelerimi bir dahaki yazımda dile getirmeye çalışacağım