Siyaset kimileri için makam mevki sahibi olabilmenin bir basamağı olarak kullanılsa da aslında amaç millete hizmet etmektir. 

Siyaset ciddi bir iştir derken buradan somurtmak ve millete de tepeden bakmak anlaşılmasın.

Birilerini üzen ve canını acıtan konularda konuşacaksanız ciddiyeti elden bırakmamak gerekir.

Yani ağzınızdan çıkanı kulağınızın duyması ve vicdanınızın tartması gerekir.

Siyaset, devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş yahut anlayış, olarak tanımlanmakta güncel alanda.
Siyaset sözcüğünün 14. yüzyıldan sonra kullanılmaya başladığı görülüyor.
Eş anlamlısı olan politika sözcüğü ise 20. yüzyıl itibariyle yaygınlaştı.
Siyaset, genel anlatımla, insanları yurttaşlık düzeyinde etkilemektir, denilebilir.
Eski Yunan’daki ilk demokrasilerden beri anlam genişlemesine uğramış da olsa, hükümet uygulamalarını yürütmek, bir topluluğun kontrol ve ikna edilmesi ya da herhangi bir konuda uzlaşma ve yürütme çabaları anlamına gelebilmektedir siyaset. Bazen politikacılar gerçekten de halkı temsil etmiştir gerçekten.  Ancak demokrasinin çağdaş toplumda çok yeni bir olgu olduğunu ve binlerce yıllık iktidar algısını unutmamak gerekir. Zaten dünyada da demokrasinin çoğunluğa ulaşması ancak 2. dünya Savaşı sonrasıdır.  Bu zamana dek politikacılar büyük güçler arasındaki elçilerdi. Dünya için en fazla 50 yıllık bir demokrasi geleneğinden söz edilebilir. Dolayısıyla da bir o kadar meşru politika tarihi söz konusudur. Unutmamak gerekir ki “kapital” yani büyük sermaye, zenginlik, binlerce yıldır insanlara hükmetmektedir.                                                           
* * *

Evet, kimi vesilelerle Anadolu’nun pek çok yerini ve yurtdışını gezme-göre şansımız oldu.
Kuşkusuz erişim-iletişim olanaklarının böylesine arttığı bir süreçte Bursa-ülke ve dünya siyasetinde neler olduğunu da izleme fırsatımız…
Yani ülkemiz ve dünyada neler olup-bittiğini gözlemlemeyi sürdürüyoruz çok şükür.
Türkiye-ABD-Batı ilişkilerini, İktidar muhalefet dalaşmalarını, Kılıçdaroğlu’nun gündemini, AK Parti ve diğerlerinin yerel seçimlere doğru aday belirleme ve birbirlerine yönelik taktiklerini de…
* * *
Kuşkusuz bu gezilerimde Anadolu’da hemen tüm köylerimizin yolarının asfalt ile kaplanmış, köy iç yollarının da parke taşlarıyla döşenmiş olduğunu, elektrik ve su sorunlarının neredeyse tamamen giderilmiş olduğunu görerek AK Parti’ye halkın neden teveccüh gösterdiğine bir kez daha tanık oldum. Siyaseti ciddi bir biçimde ele alarak, toplum değerlerine saygı göstererek sorun çözenlerin milletin gönlünde nasıl taht kurduğunu gördük.

Evet, siyaset ciddi bir iştir…
Siyaset kutlu bir uğraştır, niyetlerinize göre buna kutlu bir iş de diyebilirsiniz.
Türkiye’de siyaset ve siyasetçi için zaman-zaman toplumumuzda tereddütler, siyaseti ve siyasetçiyi hafife almalar olsa da siyasetin, siyasetçinin ülke yönetiminde ve toplumsal sorunların çözümünde oynadığı rol açıktır.
Ülke sorunlarının çözümü, refah ve huzurun sağlanması ancak siyaset ile olasıdır. Ne ki siyaseti bir meslek olarak da görmemek gerekir. Bütün yaşamını siyasete endekslemek, ele geçirdiğin koltuktan ömür boyu ayrılmamak değildir siyaset.                                                      

Derdi, kaygısı ve hedefleri olan insanlar siyaset yapar.
Bu gün ekonomik sıkıntılara, geçim derdine, yaşam pahalılığına karşın halkın hala AK Parti’den beklentileri sürdürmesi, umudunu yitirmemesi AK Parti’nin siyaseti ciddiye aldığının göstergesi değil midir?